Hazine ve Maliye Bakanlığı, son günlerde iş dünyasının odağında olan konulardan enflasyon muhasebesine yönelik yeni bir düzenlemeye gidiyor.
Enflasyon muhasebesinde küçük işletmelere kolaylık sağlamak amacıyla yeni kararları devreye alacaklarını duyuran Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “TOBB, MÜSİAD, TÜSİAD, TÜRMOB gibi iş dünyası ve meslek kuruluşlarının talepleri üzerine uygulamaya aldığımız ‘enflasyon muhasebesi’nde yeni bir aşamaya geldik. Küçük işletmelere yönelik aldığımız kararla, yaklaşık 1.5 milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefini geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkarıyoruz” dedi. Şimşek’in açıklamalarına göre böylece, 2023 sonu itibarıyla cirosu 50 milyon TL’nin altındaki işletmelerin 2024 ikinci ve üçüncü geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapmasına gerek olmayacak.
‘Enflasyon muhasebesi’, paranın satın alma gücündeki değişmeler nedeniyle gerçek durumu ifade edemeyen mali tabloların, gerçek durumu ifade eder hale gelmelerini sağlamak üzere düzeltme işlemine tabi tutulması olarak tanımlanıyor.
CEZA ÖDEMEMEK İÇİN SON GÜN 6 EYLÜL
Bakan Şimşek, yeni kararları ‘enflasyon muhasebesinden özellikle cirosu düşük olan işletmelerin etkilenmemesi’ ve ‘bu işletmelerden yatırım döneminde olup faaliyete geçmemiş durumda olanların da vergilendirme sıkıntısı yaşamaması için’ aldıklarını duyurdu.
Konuya ilişkin hazırlanan tebliğ taslağının yayımlanmak üzere Cumhurbaşkanlığına gönderildiğini ifade eden Şimşek, 31 Aralık 2023 tarihli gelir tablolarındaki brüt satışları 50 milyon liranın altında olan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, 2024’ün ikinci ve üçüncü geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapmadan beyannamelerini vereceğini, buna dönem sonu bilançolarını eklemeyeceklerini bildirdi. Şimşek, kapsama giren mükelleflerden daha önce beyanname vermiş olanların düzeltme beyannamesi vermesi gerekeceğini belirterek, “Düzeltme beyanlarını 6 Eylül 2024’e kadar yapan mükellefler herhangi bir ceza veya faiz ödemeyecek” diye konuştu.
YATIRIM YAPANA KOLAYLIK YOLDA
Şimşek, enflasyon düzeltmesinin, yatırım finansman giderlerinin maliyetlere eklenmesi nedeniyle üretime geçilmeden ilave vergiye neden olduğu yönündeki tartışmalara ilişkin ise şöyle dedi:
“Enflasyon düzeltmesiyle amacımız, mali tabloların gerçek durumu ifade eder hale gelmesini sağlamak. Yatırım yaparak büyüme, istihdam gibi makroekonomik göstergelere katkılar sunan ve faaliyet gösterdiği alanlarda önemli ölçüde katma değer yaratan işletmelerin devam eden yatırımlarını muhasebeleştirdikleri harcamaların enflasyon düzeltmesinden kaynaklı olumsuz etkilerini asgari seviyede tutmak için ilgili birimlere talimatlarımızı verdik. Uygulamanın yatırım maliyetlerini artırmaması gerektiğini değerlendirerek, yatırım yapan mükelleflere enflasyon düzeltmesinde kolaylık sağlayacak formüller üzerinde çalışıyoruz. Bu kapsamda, devam eden yatırımlar hesabının enflasyon düzeltmesinden kaynaklı değerlenmesi nedeniyle oluşan karların özel bir fona alınarak vergilenmemesi ve bu hesabın işletme döneminde 5 yıl gibi bir sürede vergiye tabi kazancın tespitinde dikkate alınabilmesine yönelik bir model de seçenekler arasında yer alıyor. Yatırım döneminde enflasyon düzeltmesi uygulamasında tercih edilecek model ne olursa olsun konunun çözümü için kanuni düzenleme gerekiyor. Ekimde Meclis’in açılmasıyla birlikte bu konuyu da yasamanın gündemine gelmesi için çalışıyoruz.”
HEDEF, ŞİRKETLERİN YÜKÜNÜ AZALTMAK
Enflasyon düzeltmesi, paranın satın alma gücündeki değişimler sonucu mali tabloların gerçek durumu ifade eder hale gelmelerini sağlamak üzere düzeltme işlemine tabi tutulması olarak tanımlanıyor. Bilançolarında aktif hesapları güçlü mükellefler bu varlıklarını sermayeleriyle edinmişlerse enflasyon düzeltmesinden olumlu etkileniyor, vergi yükleri azalıyor. Borçları fazla mükellefler ise borç kaleminin düzeltmeye tabi olmaması nedeniyle olumsuz etkileniyor, ilave vergi ödemeleri söz konusu olabiliyor.
Bakanlığın çalıştığı tebliğle sermayeden ziyade yabancı finansman kaynakları kullanarak faaliyetlerini sürdüren ve uygulamadan olumsuz etkilenme potansiyeli olan 1.5 milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefinin geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkarılması, bu mükelleflerin hesap dönemi sonunda düzeltme yapmaları ve uygulamadan daha az etkilenmeleri amaçlanıyor.
İŞ DÜNYASINI RAHATLATTI ?
‘SÜRE UZATILMALI’
İŞ dünyası temsilcileri, küçük işletmelere yönelik alınan kararı olumlu karşıladı. Kararı ‘doğru ama biraz geç kalınmış bir düzenleme’ olarak niteleyen TÜRMOB Başkanı Emre Kartaloğlu, “Verilen beyannameler var. Dün binlerce geçici vergi beyannamesi verilmiştir” dedi ve 6 Eylül’e kadar tanınan sürenin uzatılmasını talep etti.
– İTO Başkanı Şekib Avdagiç: Mevcut uygulamayı yatırım yapanların fiktif vergi vermesini engelleyecek hale getirmek lazım.
– ASO Başkanı Seyit Ardıç: Küçük işletmelere ve yatırımcılara sağlanan kolaylık, üretim, istihdam ve ihracatın güçlü kalmasına katkı sağlayacak.
– ATO Başkanı Gürsel Baran: Karar, üyelerimizin seslerinin duyulması açısından önemli bir adım oldu.
TESK Başkanı Bendevi Palandöken: Talebimiz ya yılda bir kez uygulanması ya da esnafın muaf tutulması yönünde idi. Esnafa fiktif bir kazanç çıkmış gibi vergi doğacaktı. Enflasyon düzeltmesiyle kârlı işletmelerin kârı düşebiliyor. Borçlu ve zarardaki işletmeye de kâr doğabilmekte. Bu noktada borçlu bir işletmeye sırf enflasyon düzeltmesi yapıldı diye fiktif bir kâr çıkarıp vergi istemek, vergide adalet ilkesiyle bağdaşmazdı. Bu nedenle cirosu 50 milyon TL’nin altındaki işletmelerin düzenlemeden muaf tutulması yerinde bir karar.